25 Haziran 2012 Pazartesi




"Beklenen Kahramanın Saçmalığı: Beckett ve Godot'yu Beklerken"

Kocaeli Kültür Kolektifi Derneği’nin Bahar döneminin ve “Metinlerle Tiyatro Tarihi II: Modern Zamanlar” panel dizisinin son oturumu 28 Haziran 2012 Perşembe günü saat 18:30’da Kafe Kedi’de gerçekleştirilecek.

Güz ve Bahar dönemleri boyunca, tiyatro tarihinde yeni başlangıçlar ve kırılmalar yaratmış eserleri ve yazarlarını, tarihsellik içerisinde ve toplumsal bağlamla ilişkili olarak tartışmaya açan bu panel dizisinin son yazarı absurd tiyatro ile özdeşleştirilen Samuel Beckett; panelin başlığı ise "Beklenen Kahramanın Saçmalığı: Beckett ve Godot'yu Beklerken".

Panelin ilk konuşmacısı Burç İdem Dinçel, "Godot'yu Beklerken Absürdü ve Trajiği Düşünmek" başlıklı bir sunum yapacaktır. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Çağdaş Yunan Dili ve Edebiyatı Bölümü ile Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji Bölümü mezunu olan Dinçel, şu an yüksek lisansını tamamladığı Boğaziçi Üniversitesi Çeviribilim Bölümü’nde doktora eğitimini sürdürmektedir. Tiyatro ve Çeviribilim alanında yazdığı makaleler çesitli tiyatro, edebiyat ve çeviri dergilerinde yayınlanmıştır. Dinçel ayrıca Last Tape on Stage in Translation: Unwinding Beckett’s Spool in Turkey başlıklı incelemenin de yazarıdır. Kendisi aynı zamanda Mimesis Tiyatro/Çeviri Araştırma Dergisi’nin yayın kurulu üyesidir.

İkinci panelist Beliz Güçbilmez, A.Ü.  D.T.C.F. Tiyatro Bölümü'nde yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamlamıştır. Doç. Dr. Güçbilmez halen aynı bölümde görev yapmakta, kuramsal çalışmalarının yanı sıra, çevirmenlik ve oyun yazarlığı uğraşlarını sürdürmektedir. Yayımlanmış kuramsal kitaplarının yanı sıra ayrıca D.T.C.F. Tiyatro bölümünün 1970'lerden beri yayımlamayı sürdürdüğü Tiyatro Araştırmaları Dergisi'nin yürütücülerindendir. Güçbilmez’in konuşması, Beckett’in sahnesel evrenini dil, bellek ve icra çerçevesinde ele alacaktır. Güçbilmez Godot’yu Beklerken adlı eser temelinde, Beckett’in tiyatrosunun oyun yazarlığı tarihinde neden bir milat olduğunu, oyunun yapısının kurulma biçimi ile Beckett’in sonradan tiyatroda gerçekleştirmeye çalıştığı hedefleri üzerinde duracaktır. Bunu yaparken de hem bir bellek makinesi olarak görülebilecek tiyatroyu nasıl çalıştırdığından hem de belleği nasıl temsil ettiğinden söz edecektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder